Dolgu ve Botoks | Prof Dr Ali Gürlek
Dolgu nedir? Dolgu yabancı olabilir, Kendi vücudumuzdan alınan dolgular alınabilir, kalıcı olabilir, geçici olabilir. Dolgular bugün kullandığımız dolgular 5’e ayrılır. Bunlardan birincisi otojen dolgu dediğimiz insanın kendisinden alınan dolgular vardır kendi yağ dolgudan hazırlanan dolgular vardır ben buna gençlik iksiri diyorum. Bundan başka kalsiyum hidroksiapatit ve hienör asitten yapılmış laboratuvarda hazırlanan dolgular vardır. Bir de hidrojellerden hazırlanış dolgular vardır. İmdi kalıcı dolgulardan kullanmıyoruz. Kalıcı olarak adlandırdığımız kişinin kendi yağ dokusudur. Yaklaşık olarak %40 olarak kalır ve o kişi artık dokusuz dur yaşlanmayla gider. Plazmadan hazırladığımız otojen dolgu dediğimiz bu dolgular 3 ay sonra erir sık sık yapmak gerekir. Hidrolik asit dolgular 9 ila 18 ay süreyle vücutta kalır. Kalsiyum hidroksiapatit dolgular ise ortalama 15 ay kadar vücutta kalırlar ve derin dolgulardır kemiğe yakın yapılır. Bundan başka hidrojeller vardır bunlarda 2 ila 4 yıl kadar vücutta kalırlar ve daha sonra kaybolurlar. Dolguların alerjik reaksiyonu var mıdır diye sorarsanız dolguların alerjik reaksiyonu vardır. %1 civarında dolguya bağlı alerji görüyoruz ama bu rakam olarak göz ardı edebileceğimiz bir rakamdır. Dolguya bağlı orantısızlıklar olabilir. Yaparken veya kişinin vücudundaki reaksiyona bağlı bunlar ilaçla eritmek ya da dengelemek mümkündür. Ya karşı tarafa biraz daha yaparak ya da eriterek yapmak mümkündür. Dolguların zararı var mı? Bugün için dolguların herhangi bir zararı yok. Eskiden şunu bilirdik. Dolgu yapıldığı zaman basınçla kişinin kendi dokusunu eritir diye düşünürdük ancak daha sonra yapılan bütün dolgularda vücutta kolajen ve elastik lif yapımı oluşturuluyor yani bir nevi yenilenme yaptığı gösterilmiştir bu nedenle bunların vücuda herhangi bir zararı yoktur hatta yararı vardır. Göz altlarına, gülme çevrelerine ve yanağındaki çukurluklara, kaş arasındaki çizgilere dolgu yapıp buraları gençleştirebiliyoruz. Bunun dışında gençlerde özellikle 18 yaşından sonra dudakları ince olan kızlarımızın dudaklarını kalınlaştırmak amacıyla yada 30’lu yıllardan itibaren göz altında gülme çizgilerinde oluşan çukurlukları doldurmak amacıyla bu dolguları kullanmıyoruz.